DEVİR FİYAT DEĞİL HİZMET REKABETİ DEVRİ!

Fatih Vinç Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Aydın, Türkiye platform pazarındaki kiralama firmalarının, artık makine parkının büyüklüğüyle değil müşteriye sundukları hizmetle ön planda olması gerektiğini belirterek aksi takdirde firmaların ayakta kalmalarının zor olacağının altını çizdi.

Son 5 yılda yükselen bir ivmeyle büyüyen platform sektörü, gerek ürün çeşitliliği gerekse adetlerini giderek yükselten kiralama firmaları ile önemli bir sektör konumuna geldi. Bu büyümeye önemli bir etken olan endüstriyel yapı inşaatları ve kamu yatırımlarının para piyasalarında yaşanan dalgalanmalarla yavaşlaması, pek çok sektörü olduğu gibi personel yükseltici platform sektörünü de etkiledi. Kiralama şirketleri arasında önde gelen firmalardan olan Fatih Vinç’in Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Aydın ise yaşanan olumsuzlukların ne kadarının reel ne kadarının korkudan kaynaklı olduğunu dergimize aktararak sektörün adeta bir tablosunu çizdi.

Sektörde gereksiz panik havası hakim

Platform sektöründeki gelinen noktada müşteri beklentilerinin düşmesi ile Türkiye’de realitenin bambaşka olduğunu belirten Aydın, firmaların panik ortamından çıkması gerektiğini belirtti. Doğru yatırım kararı, kiralama sonrası hizmetin ve finans yönetiminin önemine değinen Aydın şunları söyledi:

“Türkiye platform pazarı kiralama parkı 13 bin makineye kadar geldi. Ağustos ayı öncesi sektörde makine kullanım kapasitesi yüzde 90-95 oranlarındaydı. Bu hacim içerisinde İstanbul Yeni Havalimanı şantiyesi, 2000 civarı makine parkını bünyesinde barındırmasıyla toplu olarak önemli bir payı oluşturuyordu ve 200’lü adetlere kadar geriledi. Yine de ülke genelinde kiralama parkı kullanım oranının yüzde 70’lerde seyrettiğini görmekteyiz. Fakat sektörümüzde bir panik ve şaşkınlık havası hakim. Bu şaşkınlığı döviz dalgalanmaları ve inşaat sektörünün yavaşlaması gibi sebepler oluşturuyor. Baktığımızda konut alanında hızlı bir düşüş gözlemlenmekte. Sektörümüzün konut inşaatlarındaki çalışma oranı %2 civarlarındadır. Platform sektörünün dinamikleri daha farklıdır ve hidro elektrik santraller, kimya endüstri inşaatları ve ağır sanayi inşaatlarına yönelik çalışmaları bulunmaktadır. Dolayısıyla konut sektöründeki bu hızlı düşüşün sektörümüzü derinden etkilemeyeceğini düşünüyorum.

Fiyat odaklı olmak bir şeyi değiştirmiyor

Özellikle 2015 yılından itibaren makine popülasyonunda yaşanan hızlı artışla birlikte firmaların rahatlıkla makinelerini kiralayacak işler bulduklarını belirten Aydın günümüzde müşteriye ulaşmanın kolay olmadığını belirterek şu tespit ve açıklamalarda bulundu: “Daralma öncesi dövizler ve faizler düşük, finansman maliyetleri ucuzdu. Kiralama şirketleri makine adetlerini artırdılar. Yeterli miktarda çalışan makinelerin sirkülasyon oranı da yüksekti. Dolayısıyla makine parklarını bilinçsizce anlık duruma göre büyüten, kimi zaman düşük fiyatlarla kiralamalarını artıran ve servis faturası dahi kesmeyen firmalar oldu.

Bu dönemde kiralama şirketleri maliyet analizleri yapma gereği de duymadılar. Fakat günümüzde tüm finansal argümanlar değişti. Finansman maliyetleri %30’lar oranında arttı. Makine parkı doluluk oranlarını ucuz kiralama yaparak yüksek tutmaya çalışan firmalar, cirosal anlamda bugünkü rakamlarla %30 kayba uğruyorlar. Bu da gerilemeyi hızlandırıyor. Halbuki bir maliyet analizi yapılıp gelir ve giderler toplandığında, sadece fiyat odaklı hareket eden  kiralama şirketlerinin kısa süre içerisinde gelir gider dengelerini tamamen bozduğunu görüyoruz.

“Müşteri açısından baktığımızda günümüzde ucuz ekipman kiralamak, kiralama sonrası hizmetler açısından daha pahalıya mal oluyor.”Son dönemde değişen finansal tablolardan dolayı paranın kıymeti arttı. Paranın kıymetinin arttığı yerde zaman çok daha değerli hale geliyor. Müşterilerimiz bunun bilincindeler. Dolayısıyla ucuz kiralanan ekipmanla birlikte alınacak hizmetler de sınırlı oluyor. Kira tutarı ilk etapta uygun gibi görünse de sonrasında yaşanan hizmet eksikliğinden kaynaklanan kayıplar verimsiz bir kullanıma sebep oluyor. Tüm işlerin taahhütlü olduğunu düşünürsek bu da öngörülemeyen kayıplara sebep oluyor.

Firmalara hizmet için yayılıyoruz

Devir fiyat değil hizmet rekabeti devridir. Fatih Vinç olarak biz Pazar payımızı yükseltmenin yolunun hizmetten geçtiğini düşünüyoruz. Makine yatırımlarımıza zaman zaman ara vererek altyapımızı kuvvetlendirmek için çalışmalarda bulunduk. Servis, personel ve geliştirdiğimiz programlara yaklaşık 1 milyon TL yatırım yaptıkİşimizi büyütmek adına şubeleşmeye önem verdik. Günümüz koşullarında ise daha çok müşteriye ulaşmak için sahada olmayı tercih ediyor ve müşteri ziyaretlerini sıklaştırıyoruz.Makine doluluk oranlarına göre hareket etmeyip hizmet ve operasyonel karlılığa bakıyoruz.

“Makine doluluk oranlarına göre hareket etmeyip hizmet ve ciro hesabı yaparak operasyonel karlılığa bakıyoruz”

Büyüme doğru makinelerle olmalı. Türkiye’deki projelerin süreçleri belli ve şantiyelerde ucu açık işler yok. Daha mantıklı yatırımlar olsaydı piyasa çok zorluk çekmeyebilirdi. Kendi sistemine göre değil de işe göre büyüyen firmalar bunun zorluklarını çekiyorlar.

Platform lüks olmaktan çıkıyor

Sektörün öneminin iyi anlaşılması gerektiğine de değinen Kenan Aydın, piyasada çalışan 13 bin platformun 40 bin platforma yükselecek potansiyeli olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Platform kullanımı lüks olmaktan çıkan bir sektör ve ihtiyaç olmaya başladı. Makine yoğunluk oranı yüzde 90 oranında Marmara Bölgesi’ndeyken günümüzde bu oran 70’e düştü. Sektörümüz giderek diğer bölgelerde de yayılıyor ve gidilecek çok yol var. 10 bin firma güvenli yükselme ekipmanlarını biliyorsa 10 bin firma da bilip kullanmıyor ve en az 10 bin firma da platformdan bihaber durumda. Şu anda platform sektörü Türkiye’de %30 lar civarında diyebiliriz.

Sektörün büyümesi ve platform kullanım oranlarının artması için de gerek Fatih Vinç olarak gerekse sektör derneğimiz olan Platformder olarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Örneğin kamu kurumlarına giderek görüşmeler yapıyoruz. DMO’nn 2019 yılı itibariyle tamamen kiralamaya dönme kararı içerisinde platformlar yoktu ve biz bunu görüşmelerimiz neticesinde gündeme aldırdık. Ayrıca şantiye ve fabrikaların iş güvenliği denetiminin de ilçe belediye zabıtalarınca yapılmasının daha sağlıklı olacağı görüşünü dile getirdik. Yine üniversitelere giderek iş güvenliği ve yüksekte çalışmayla ilgili paneller düzenliyoruz.

Sektör bir bütündür

Her yıl yüzde 20-25 büyüyen sektörümüz makine adedi olarak yaşanan daralmadan dolayı 2019 yılında yüzde 3 civarı büyüyebilir. Burada da ikinci elin önemi ortaya çıkacaktır. Elbette firmalar zorluk çekebilir fakat kimsenin bu işten çekileceğini düşünmüyorum. Neticede bu bir ticarettir. Tedarikçisi, kiralamacısı ve finans kuruluşuyla sektör bir bütündür. Tüm ayakların birbirini kollayıcı gözetici şekilde davranması gerektiğini düşünüyorum. Bu bütünlüğün bozulmaması adına firmalar hesabını doğru yapmalı, makine adetlerini ve tiplerini doğru belirleyip hizmet odaklı yaklaşımlarını artırmalıdır.

Kaynak : http://www.fmrent.com/index.php/2019/01/29/devir-fiyat-degil-hizmet-rekabeti-devri/ – FMRent Dergisi

Kenan Aydın; “Herkesin durduğu zamanda yatırım yaptık”

Fatih Vinç Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Aydın:

“Herkesin durduğu zamanda yatırım yaptık”

Personel yükseltici platform sektörünün önde gelen firmalarından Fatih Vinç, ELS Lift’ten 110 ve Acarlar Makine’den 82 adet platform alımı gerçekleştirdi. 5 ay boyunca bu yatırımın çalışmalarını yürüten ve ürünlerini teslim alan Fatih Vinç’in Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Aydın; döviz kurları, ekonomik sıkıntılar ve seçim gibi sebepler dolayısıyla herkesin durduğu bir zamanda yatırım yaptıklarını açıkladı. Önümüzdeki dönemde büyük bomlu dizel makinelere olan talebin artacağını belirten Kenan Aydın ile yeni makinelerini ve sektördeki gidişatı konuştuk:

Yeni yatırımlarınızdan bahseder misiniz?

5 aydır sürdürdüğümüz yeni makine alım çalışmalarımız neticelendi ve herkesin yatırımlarını durdurduğu bir zamanda ülkemize, sektörümüze ve işimize güvendiğimiz için yatırımlarımızı sürdürdük. Yapmamız gerekenin fazlasını yaptık. Alımlarımızı kendi içinde kategorize ederek makaslı platformları yerli imalatçı olan ELS Lift’ten, büyük bomlu ve dizel makineleri ise Haulotte’den yana kullandık.

Akülü platform yatırımınızda ELS Lift’i tercih etmenizin sebepleri neler?

ELS Lift’in 10 yıla yaklaşan bir üretim tecrübesi bulunuyor. Firma, yerli bir üretici olarak üretim bandını genişletip hacmini artırdıkça daha rekabetçi bir hale geldi. Dünyanın her yerine makine gönderebilecek ve bütün markalarla yarışabilecek seviyedeler. Bu yılın Şubat ayında kendilerinden aldığımız 20 adetlik yatırımın ardından 110 adetlik bu büyük alımı gerçekleştirdik. 30 adet 8 m akülü makaslı, 30 adet 10 m akülü makaslı, 40 adet 12 m akülü makaslı ve 15 adet 14 m akülü makaslı platform tercih ettik.

Yerli üretimi destekliyor musunuz?

Hem Fatih Vinç hem de mensup olduğumuz Platformder olarak yerli üreticilerin büyümelerinden memnuniyet duyuyor ve pozitif bakıyoruz. Türkiye’deki makine parkı ve makine kullanımı, bire bir Avrupa standartlarını taşımıyor. Çok elektronik ve aşırı hassas makineler Türkiye’de uygun olmayabiliyor. Avrupa ve dünyada üretilen makineler arasında daha ağır şartlarda kullanılabilen makinelerin pazarımızda daha çok talep gördüğünü söyleyebilirim. Biz, Türkiye’deki üreticilerin pazara sundukları makineleri özellikle alıp deneriz. Kiralama hizmeti verdiğimiz için bizi daha az yoracak ve daha az enerji sarfedeceğimiz makinelerin yer alması için tavsiyelerimizi belirtiyoruz. Özellikle yerli imalata destek vermeyi istiyoruz. Yeni olan ve pazarda bilinmeyen makineleri takip ediyor, denediğimiz zaman firmalara bir rapor sunuyoruz. Bu raporda yapılması gerekenler, eksiklikler ve istenilenleri detaylıca yazıyoruz.

Acarlar Makine’den gerçekleştirdiğiniz yeni Haulotte yatırımı için neler söylersiniz?

Kendilerinden toplam 82 adet makine alımı yaptık. Bunlar içerisinde 24 adet 12 m dizel makaslı, 10 adet 18 m dizel makaslı, 8 adet 18 m dizel eklemli, 5 adet 16 m dizel eklemli, 10 adet 26 m dizel eklemli, 2 adet 41 m dizel eklemli ile 15 metre akülü eklemli ve 12 metre akülü eklemli modeller yer alıyor. Yeni makinelerimizin %50’siyle elimizde bulunan ve halihazırda kiraladığımız makinelerin değişimleri sağlanabilir.

Sektör Haulotte’nin dizel model performansından memnun mu ?

Haulotte özellikle son 5 yılda ciddi yatırımlar yapıyor. Eskiye göre çok daha güçlü ve dünyanın her yerinde rekabet edebilen bir marka. Kendilerine ait yüksek güvenlikli sistemler geliştiriyorlar. Kiralama firmaları ve müşterilerin istekleri doğrultusunda makineye daha kolay müdahale edilip düzeltmelerin yapıldığı geliştirmelerde bulundular. Markanın yakın zamanda pazara çıkan modellerini ülkemizde de görmeye başlıyoruz.

Dizel makinelere talep artacak mı?

Çoğu firmanın dizel yatırım yaptığı yıllarda akülü platformlarda bir açık olduğunu düşünerek yatırımlarımızı bu yönde yapmıştık. Sonrasında da anlık yatırım yapan firmaların sayısında artışlar yaşandı. Bizim de akülü yatırımlarımız doygunluk seviyesine ulaştı. Dolayısıyla dizel alandaki açıklarımızı kapatmak üzere yeni sezonda, ülkenin yeni ihtiyaçlarına cevap vermek adına dizel makine alımlarını hızlandırdık.

Dizel makaslı ve büyük bomlu dizel eklemli platformların Türkiye şartlarında evrilmeye girdiğini ve şantiyelerde bu makinelerin kendine daha fazla yer bulmaya başlayacağını düşünüyoruz. Önümüzdeki dönemde 1000 metrekarelik bir şantiyede dahi 2-3 adet dizel bomlu ve dizel makaslı platformlar çalışacaktır. Akülü makaslı platformların yoğun kullanıldığı sektörümüzde artık uzun bomlu makineler giderek daha fazla söz sahibi olmaya başladılar. Hatta dışarıdan kiralayıp yine de yetiştiremediğimiz dizel makine talepleriyle karşı karşıyayız. “1000 metrekarelik bir şantiyede dahi 2-3 adet dizel bomlu ve dizel makaslı platformlar çalışacak”

Hacimli dizel ekipmanlara ne kadar ömür biçiyorsunuz?

Filomuzda yaşımızı genç tutarak 3.5-4’ü geçmeyecek şekilde makine parkımızı kurgulamaya çalışıyoruz. Fakat dizel bomlu büyük makinelerin ömrü daha uzun olabiliyor. Ömür olarak ortalama 15 yıl diyebiliriz. Eski makineler yenilere göre daha mekanik. Yeniler ise daha güvenli olmakla birlikte elektroniği fazla ürünler. Kullanıcı dikkatli olursa yeni makinelerin ömrü uzun olur. Ayrıca önümüzdeki dönemde spesifik alımlar yaparak sürekliliği olmayan, daha az çalışıp getirisi iyi olan özellikli makine alımlarına devam edebiliriz. Parkımızı yenilemeye yönelik yatırımlarımız da devam edecek. Bu yenileme, artarak yapılan bir yenileme olacak.

Başka alanlarda yatırımlarınız olacak mı?

İstanbul Avrupa yakasında yer alan Başakşehir servis merkezimizi devreye aldık. Üçüncü havalimanı ve çeşitli projeler dolayısıyla bu lokasyonu bir dağıtım merkezi olarak kullanıyor ve de bölgeye hakim hale gelmeye çalışıyoruz. Servisle ilgili yeni yatırımlarımızı yılın sonunda devreye almış olacağız.
Bilişim yatırımlarımız ise sürekli gelişerek devam ediyor. Oluşturduğumuz yazılımı, personelimizin de işlerini kolaylaştıracak şekilde güncellemeyi sürdürüyoruz. Teknolojiye önem veriyor, hata yapılmasını azaltacak tüm önlemleri alıyoruz. Yazılımımızla on binli adetlerdeki bir filoyu bile rahatlıkla idare edebiliriz.

İkinci el makineleriniz nasıl değerleniyor?

Personel yükseltici platform sektörünün birkaç eski kiralama şirketinden bir tanesiyiz ve 2010 yılından bugüne kiralama yapıyoruz. İlk makinelerimiz 8 yaşına geldi. Makinelerin ekonomik ömürleri 10 yılın üzerinde de olsa biz makine parkımızı genç tutmaya çalışıyoruz. Bu durum bize kazanç sağladığı gibi elimizden çıkardığımız ve diri olan ikinci el makinelerimizi alan kullanıcılar en az 5 yıl sorunsuz çalıştırabiliyorlar.

Sektördeki makine kullanım alışkanlıklarına baktığımızda personel yükseltici platformları araç üstü platform kullanımıyla kıyaslar mısınız?

Elbette araç üstü platformların kullanılması ve kullanılmaması gereken yerler var. Fakat bir araç üstü platformun 3 günde yaptığı işi bir personel yükseltici platform 1 günde ve daha güvenli bir şekilde gerçekleştiriyor. Bu örneği kullanıcı bazında da düşünebiliriz. Yani bir personel art arda 4 saat verimli çalışırken kendinden yürüyüşlü platformlarımız 10-12 saate kadar verimli bir şekilde değerlendirilir. Neticede Türkiye’de hiçbir makine türünde doygunluk seviyesine gelinmedi. En çok da personel yükseltici platform müşterisi artacaktır. Avrupa’da her yıl makine sektöründe yüzde 2.5 büyüme yaşanırken ülkemizde yüzde 100 gibi oranları görmekteyiz.

“Sektöre giren makine parkından daha fazla sayıda yeni müşteri ile karşılaşıyoruz”

Platform müşterisi nerelerde yoğunlaşıyor?

Kiralama müşterisi olarak bakarsak, daha önce personel yükseltici platformları kullanmamış ortalama 10 yeni firma her gün sektörümüzle tanışıyor. Yani sektöre giren makine parkından daha fazla sayıda yeni müşteri ile karşılaşıyoruz. Müşteri yoğunluğunun yüzde 90-95’i Marmara Bölgesi’ndeyken bu oran diğer tüm bölgelere dağılmaya devam ediyor. Bu dağılım neticesinde Marmara şu an yüzde 75’lere gelmiş durumda.
Tüm bu artışa rağmen halen potansiyel müşterilerin ¼’ü personel yükseltici platformları kullanıyor diyebilirim. Bununla birlikte yeni müşterilerin sayısı artmaya devam ediyor. İskeleler ve merdivenlerle 3 ayda taahhüt edilen bir işin platform kiralandığı takdirde bir ayda neticeleneceğini görenler anında müşterimiz olmaya başlıyorlar. Sektörümüz, hem kiralayan, hem müşteri hem taahhüt edilen firma hem de ülke için ekonomik kazançtır.

“Akkuyu Nükleer Santrali için çok sayıda dizel makineye ihtiyaç olacak”

Sektördeki büyük projelerde son durum nedir?

Özellikle havaalanı inşaatında birinci terminalin tamamlanmasının ardından 26 m üstü büyük bomlu makinelerin bu bölgede fonksiyonları azaldı. İç işler ve hangarların yapımına başlanıyor. Projede 3 yılı geride bıraktık ve önümüzde birkaç yıllık inşaat daha var. Dolayısıyla ikinci bir terminalin yapılmaya başlanmasıyla hareketlilik tekrar artacaktır. Bunun dışında Çanakkale’ye köprü inşaatı için makineler göndermeye başladık. Akkuyu nükleer santrali için temeller kazılmaya başlandı ve yakın zaman içerisinde makine talepleri gelecektir. Bu proje için çok sayıda dizel makineye ihtiyaç duyulacak.
“Müşteri ve makine çeşitliliğimiz, işlerimizin kesintisiz sürmesini beraberinde getiriyor”

Gelen işlerde azalma var mı?

Fatih Vinç olarak müşteri ve makine çeşitliliğimiz, işlerimizin kesintisiz sürmesini beraberinde getiriyor. Örneğin üçüncü havalimanı projesinde ilk başta fiyatlar makul olmadığı için yer almadık. Sonrasında kendi istediğimiz fiyatları görmeye başlayınca biz de dahil olduk. Bugün 30’u dışarıdan kiraladığımız toplam 100 makinemizle projede yer alıyoruz. Tek bir firma yerine pek çok firmaya makinelerimizden vererek riski dağıtmış olduk. Dolayısıyla makinelerden bir geri dönüş yaşandığında bunu süspanse edebiliyoruz. Bu yıl yakın zaman içerisinde yüzde 90-95 doluluk oranlarına çıkmayı hedefliyoruz.

Fiyatlandırma politikasıyla ilgili olarak sektörde nasıl bir bilinç var?

Bugün ülkemizde olması gereken makine sayısının yarısı mevcut. Buna rağmen hızlı ve zamansız yapılan alımlarla bir şişkinlik yaratılıyor. Sektörde fiyatları aşağı çekenler, esas kötülüğü kendilerine yapıyorlar. Kaliteli bir rekabet için verilmesi gereken fiyatın altına düşen firmalarla çalışan müşteriler de, bekledikleri desteği göremeyince zararda olduklarını ve işlerini taahhüt ettikleri zaman içerisinde bitiremediklerini görüyorlar. Projelere ve rakip firmaların ne kadar kazandığına göre değil, geleceği görerek bilinçli hamlelerle yatırım yapılmalı. Aksi takdirde yapılan bilinçsiz yatırımların ardından en küçük bir durağanlıkta panik ortamı doğuyor. Sonrasında da rakamlar aşağı doğru inmeye başlıyor. Bir kiralama firması parayı hizmetin önüne koyarsa ne para kazanabilir ne de müşteri memnuniyetini sağlayabilir. Dolayısıyla Fatih Vinç olarak bizim müşteri politikamız ucuz fiyat değil, iyi hizmet ve iyi takiptir .

“Bir kiralama firması parayı hizmetin önüne koyarsa ne para kazanabilir ne de müşteri memnuniyetini sağlayabilir”

Kiralama şirketleri Türkiye’de finans bulmakta zorlanıyor mu?

Özellikle son dönemlerde bu konuda zorluklar yaşanıyor. Fakat ikili ilişkiler ve karşılıklı güven gibi faktörler finansmanın önünü açabilen unsurlar. Yani birebir satmak isteyen ile almak isteyenin bir araya gelip güvenin olduğu bir ortamda finansman bulunabilir. Bunlarla birlikte finans kaynağı bulunsa da alımların durduğu günümüzde firmaların yatırım yapacağını düşünmüyorum.

Sektörün pazarlama faaliyetlerine ihtiyacı arttı mı?

Personel yükseltici platform pazarı yeni oluşurken makine sayısının azlığı sebebiyle pazarlama faaliyetlerine ihtiyaç yoktu. Şimdi ise oyuncular çoğaldı ve yüksek adetli platform alımları gerçekleştiren bölgesel kiralama şirketleri sektörde yer almaya başladılar. Dolayısıyla ne kadar bir personele sahip olduğunuz, makine parkınızdaki ürünler ve operasyona ne kadar zaman içerisinde müdahale edeceğinize dair verdiğiniz taahhüt gibi argümanları net ve şeffaf ifade etmek önemli. Böyle olunca müşteri sizi daha iyi anlıyor. Biz Fatih Vinç olarak diğer firma şu kadar fiyat veriyor, siz ne kadar veriyorsunuz gibi taleplere cevap vermiyoruz. Bizim amacımız hizmette rekabet etmektir.

Sizce sektörde daha kaliteli rekabet için neler yapılmalı?

Ancak eğitim ile zemini sağlamlaştırabilir ve daha bilinçli yatırımlar yapabiliriz. Bu konunun sektör içerisinde eğitici ve bilgilendirici aktivitelerle çözümlenmesi gerekiyor. Sektörümüzün derneği olan Platformder, ekim ayında bir çalıştay düzenleyecek ve pek çok konu masaya yatırılacak. Fiyat analizi, kiralama metotları, amortisman süresi ve ürünlerin ekonomik ömrü gibi konularda sektörün bilir kişileri çeşitli sunumlar düzenleyecekler. Alanında uzman yabancı katılımcıların da çalıştayda yer alması ve tecrübelerini paylaşması bekleniyor.

Kaynak : http://www.fmrent.com/